Dolunay

Balık Dolunayı

Balık Dolunayı

‘Biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var, çünkü çok kalabalık duygular içinden geçiyorum ve hangisi bana ait bilmiyorum’ süreci başlıyor. Bu dönem hangi duygularınız ortaya saçılıyorsa, bilin ki derinlerden geliyor. Öyle ki, sıkışan duygularınız rüyalarınızda ortaya çıkabilir. Duygusallığın doruklarında gezen ve insanlığın gittiği noktayı gören gözlerin, vicdanlara ‘harekete geç’ dediği bir süreç. Yazın hareketliliğinde dönüşümleri fark edemedik tam olarak, ancak şimdi durgunluğun ardından duyguların ortaya çıkmasıyla tam olarak nasıl dönüştüğümüz ile karşılaşacağız.

Bu Dolunayın ışığı ruhumuza dokunacaktır. Hangi geçmişin izi sizin yolunuzu kapatıyorsa, hangi insan sizin enerjinizi sömürüyorsa, hangi ortamlar size iyi gelmiyorsa bunlar çıkacaktır karşınıza. Kim sizin ruhunuza dokunuyorsa, gerçekten samimi kim ise size karşı ve yolunuza ışık olan kim ise o insanlara çekileceksiniz. Bazı zamanlar ‘Aman Allah’ım nasıl bir şey yaşıyorum ben’ şaşkınlığında olabilirsiniz. Bazı zamanlar ise ‘Bu yaşadığım şeyi ben hak etmedim’ diye düşünebilirsiniz. Ancak burada önemli olan hak ettiğiniz veya hak etmediğiniz değil, karşınıza çıkacak olayların sizi hangi yöne götürmek istediğidir.

Bölüm 1: Ay Tutulması Hissediş

Bölüm 1: Ay Tutulması Hissediş

 

‘Biz’e katkı olmak için ‘Ben’e ulaşmanın yolunda ilerleyen bireyleriz. Bize öğretilenlerden sıyrılıp yeni bilgileri özümsemeye çalışan zihnin arasında sıkışan düşüncelerimiz. Çevreden uzaklaşıp, kendimizle kalma hissiyatını yaşayamamamızın altında yatan o yalnızlık korkusu. O yalnızlık korkusunun aslında çevreye kendimizi kapattığımız için bizim gibi insanları görememizden kaynaklanması. Bunun oturması gereken dengeyi bir türlü bulamamamız.

Buna izin vermeyen, kalıplaşmış yargılardan sıyrılma özgürlüğüne doğru bir koşu içerisindeyiz. Bir şeylerin değiştiğini hissediyoruz, hayatımıza tam olarak entegre edemesek bile bir şeylerin değiştiğini özümsüyoruz. Kendimize itiraf edemesek bile bir şeylerin farklı olduğunun bilincindeyiz. Bilinçaltımızda belki de yıllardır uyuyan ancak hep bugünlere uyanmak için bekleyen heyecanlı düşünceler var. Bize katkısı olmayan her şey temizlenmekte. Bu temizlik aşamasında çektiğimiz bazı sıkıntılar (bedensel veya ruhsal) olduğunu fark ediyoruz. Bu durum herkeste farklı farklı evrelerde olsa da, hepimizin ortak noktası ve değişmeyen tek şey ‘değişim’. Düşüncelerimiz, duygularımız, yargılarımız, egomuz, benliğimiz, çevremiz, en önemlisi bakış açılarımız değişmekte. Enerjisel olarak uyumlanamadığımız her insan bizden uzaklaşırken,

Oğlak Dolunayı

Oğlak Dolunayı

 

Bana ne oluyor? Nedir bu değişim, nedir bu düşünceler. Var mıdır bana yardım edecek birileri, ancak söylersem ne düşünürler hakkımda. Kimseye açmamalıyım içimi, görmeliler, benim gösterdiğim kadar bilseler yeter. Kaygılarım bir anda neden arttı? Neden eskide bıraktıklarım, çözdüm sandıklarım, unuttum sandıklarım, bilinçaltımın en derinlerine gömdüm dediklerim, korkularım neden körüklendi böylesine. Yalnız mıyım? Buraya ait miyim gerçekten? Evde dursam duvarlar, sokakta yürüsem insanlar üzerime geliyor.

Aitsizlik hissiyle gelen olaylar silsilesi arasında bir yol. Çevreden haykırışlar ‘başaramazsın.’ Duymamaya çalışırcasına yürüyorsun. Yola bile ait hissedemiyorsun kendini, havada yürümek istiyorsun. Uçmak istiyorsun. Yollar aşınıyor, yolun kenarında haykırışlar çoğalıyor ama sen yürümeyi bırakmıyorsun. Herkes kendi hayatından kesitleri yüzüne vuruyor, herkes kendi hayatında çözemediklerini senin üstünden tatmin etmeye çalışıyor. Sen yürüyorsun. Kimseye bağıramadıklarını sana bağırıyorlar, senle hiçbir alakası yok haykırışların ama seni seçmişler. Bugün taşlanacak olan sensin.

Buraya ait değilim, siz bana ait değilsiniz, ben size ait değilim. Ayağımı bastığım hiçbir yer beni kabul etmiyor gibi,

Yay Dolunayı | Haziran 2017

Yay Dolunayı | Haziran 2017

İçimizde tutmaktan yorulduğumuz bütün duygular açığa çıkmakta. Ne kadar kapalı olsak da, bir şekilde volkan gibi patlamakta. Kimseye göstermek istemediğimiz yönlerimiz, bizi biz yapan hisler, bizden bile gizlenen bilinçaltımız toplu halde çıkmak için gerildi. Bir yandan çok sakin bir hale bürünürken, bir yandan bizden çıkıp gitmesi gerekenlerin yaptığı baskı ile huzursuz bir hale bürünebiliriz.

Ok gerildi. Bu Ok bütün tutunduğumuz duyguları bir anda bırakmaya niyetli. Bu Ok ‘acaba o seçimi yapmasaydım nasıl bir hayatım olurdu’nun cevabı. Duyanlara, duymayanlara. Artık geriye bakıp ‘keşke’ demenize gerek kalmayacak. Çünkü şu an düşündüğünüz tüm sorularınızın cevabı yaklaşmakta. Artık hayatınızın akışını başka insanların yönlendirmesine izin vermezseniz, size açılan yolların ferahlığını yaşayabilirsiniz. Rüzgar..

Bir kapı açılmakta. O kapıdan ferahlık dolu, huzur kokan bir esinti gelmekte. Çünkü kendi öz iradenizle açtığınız ilk kapı bu. İlk nefes. Çok kereler doğdunuz, çok kereler vefat etti duygularınız, ‘artık hissedemiyorum’ ‘artık gülemiyorum’ ‘artık keyif alamıyorum’ dediniz. Artık ‘ümidiniz’

Terazi Dolunayı | Nisan 2017

Terazi Dolunayı | Nisan 2017

İçimizde tutmaktan yorulduğumuz bütün duygular açığa çıkmakta. Ne kadar kapalı olsak da, bir şekilde volkan gibi patlamakta. Kimseye göstermek istemediğimiz yönlerimiz, bizi biz yapan hisler, bizden bile gizlenen bilinçaltımız toplu halde çıkmak için gerildi. Bir yandan çok sakin bir hale bürünürken, bir yandan bizden çıkıp gitmesi gerekenlerin yaptığı baskı ile huzursuz bir hale bürünebiliriz.

Ok gerildi. Bu Ok bütün tutunduğumuz duyguları bir anda bırakmaya niyetli. Bu Ok ‘acaba o seçimi yapmasaydım nasıl bir hayatım olurdu’nun cevabı. Duyanlara, duymayanlara. Artık geriye bakıp ‘keşke’ demenize gerek kalmayacak. Çünkü şu an düşündüğünüz tüm sorularınızın cevabı yaklaşmakta. Artık hayatınızın akışını başka insanların yönlendirmesine izin vermezseniz, size açılan yolların ferahlığını yaşayabilirsiniz. Rüzgar..

Bir kapı açılmakta. O kapıdan ferahlık dolu, huzur kokan bir esinti gelmekte. Çünkü kendi öz iradenizle açtığınız ilk kapı bu. İlk nefes. Çok kereler doğdunuz, çok kereler vefat etti duygularınız, ‘artık hissedemiyorum’ ‘artık gülemiyorum’ ‘artık keyif alamıyorum’ dediniz. Artık ‘ümidiniz’

Akrep Dolunayı |  Mayıs 2017

Akrep Dolunayı | Mayıs 2017

Birazdan Akrep dolunayı tam olarak gökyüzünde oluşacak.

Öncelikle Mars-Neptün açısı ne istediğimizi bilmez bir enerjiye sokabilir, enerjimiz çekilmiş gibi hissedebiliriz, bu geçici bir durum. Bedensel yorgunluk, enerjisel düşüklük, bir iyi-bir kötü hissetme gibi durumlar normal. ‘Hiçbir şey yapmak istemiyorum’ durumu görülebilir. Diğer yandan gizli işlerden uzak durmalı, her şeyi dürüstlük ile yapmalıyız bu dönem. Bu süreçte fazlasıyla gizli iş ortaya çıkacaktır. Zihin çok fazla çalıştığı için düşünceler silsilesi psikoloji olarak yorabilir.Geleceğe dair umutlar, geçmişe dair sorunlar ile çarpışabilir. Bir dönüşüm içerisinde geçen haftanın sonuçlarını görmeye başlayacağız önümüzdeki hafta. Bu yüzden ‘bizden çıkana’ izinli olmalıyız. Bedeninin hali yok, zihnin koş diyor. Zihninin yorgun hissettirdiği bedenin dur diyor.

Bilinçaltın seni her gece yargılıyor ‘Başaramıyorsun’.

Başarılamayan bir şey yok, sadece hazırlanıyorsun. Hazırlık dönemini, yarış dönemi olarak gösteren sadece zihinsel oyunlar. Aklınızdan geçen düşüncelerin hafifliğini veya ağırlığını fark etmeye başlarsanız, hangi yola gideceğinizi bu süreçte bulabilirsiniz. Dönüştüğünüz kişiyi kabullenememe durumları görülebilir.