Yine o his, çok iyi bildiğin o his. Eyvah! hissi. Yeniden mi başlamalıyım, yoksa bazı şeylere susmalı mıyım? Suçlayacak çok insan vardı. Onların hatasıydı, onlar istemişti. Fazlasıyla bahanen vardı, zamanı gelmemişti, hazır değildin. Sevilmeye ihtiyacın vardı. Sustun. O insanlar seni üzdüğü için değil de, yanıldığın için üzüldüğünü fark ettin mi hiç? Yeniden başladın, eyvah! Yeni bir yola girdin, eyvah! Yeni bir ilişki mi? Eyvah! Korktun ve sırf yeniden başlamamak için sustun. Huzurum kaçmasın diye sustuğun her an, huzura bir adım daha uzaklaştığını fark etmedin bile. Sustun.

Birilerini arkada bırakmamak için bıraktın koşmayı. Birilerini unutmamak için geçmişi bırakmadın. Olaylar artık senin kontrolünde değilmiş gibi hissediyorsun, bir şeyler oluyor ve sen izliyorsun. Bu Dolunay, kendi hayatının iplerini eline alma fırsatın. Kime verdiysen, ondan. Nereye bıraktıysan, oradan.

Terazi Dolunayı Venüs-Şiron-Güneş kavuşumu etkisinde olduğu için tam anlamıyla ilişkiler etkilenebilir. Sorunlu ilişkiler için sorunun kaynağını bulup, çözüme ulaştırma açısından güzel bir dolunay, ancak artık çözülme durumunu geçmiş, alışkanlıktan devam eden ilişkiler için sert bir Dolunay olabilir. Bazı ilişkiler biterken, bazı ilişkilerin başladığına şahit olunabilecek bir Dolunay. İlişki konusunda sizi dönüştürebilecek, gerçeği görmenizi sağlayabilecek bir Dolunay. Maddi konularda yeni keşifler yapıp, yeni projeler üretebileceğiniz, maddi sorunlara çözüm bulabileceğiniz bir dönem.

Terazi Dolunayı Mars etkisinde. Hareket her zaman iyi gelecektir bu dönem. Diğer yandan enerjisel bir değişim yaratacaktır. Bir gün yorgun, bir gün çok güçlü hissedebilirsiniz. Artık kendi gücünüzü ele alabileceğiniz, kendi yoluna çıkabileceğiniz, bu gücü ve cesareti bulabileceğiniz bir Dolunay. Fiziksel değişimler için de uygun bir dönem. Mars İkizler burcunda olduğu için sadece öfkesel durumlara dikkat etmeye devam etmeliyiz.

Terazi Dolunayı bilinçaltını dışarı çıkarmakta. Merkür-Neptün kavuşumu ile rüyalar yine bir senaryoya dönüşebilir, diğer yandan yeni bir şeyler üretmek adına zihnimiz fazlasıyla çalışacaktır. Hayal Dünyamızın genişleyeceği bu dönemi en iyi şekilde değerlendirmek gerekir.

Terazi Dolunayı karar verme aşamasında. Bazı kararlar alman için seni zorlayabilir ve alamadığın her karar seni ruhsal bir gitgele sokabilir. Bu yüzden alacağın kararlar tek kişilik kararlar olmalı ve o tek kişi, sen olmalısın. Terazinin hangi tarafını beslersen, o taraf güçlenecek, unutma. Sorunlar mı? Çözümler mi? Acı mı? Keyif mi? Karanlık mı? Aydınlık mı? Sen mi? Onlar mı? Senin için mi iyi? Onun için mi iyi? Karar senin.

Senin hakkında karar veriyorlar, seni bir tanıma sokmuşlar ve sen onlara inanmış, o rolü oynuyorsun. Sevildiğini düşünerek, sırf sevilmek için kendinden vazgeçiyor, kendine uzaklaşıyor, görmüyorsun. Sırf biraz daha sevil diye evet dedin her şeylerine. Şimdi ise ‘eyvah! artık beni sevmeyecekler.’ korkusunu, ‘Eyvah yeniden başlarsam, başarabilir miyim? Bırakabilir miyim alışkanlıklarımı.’ kaygısını, ‘Eyvah! Yeniden başlarsam bunca emek boşa mı gidecek?’ tutunmasını geride bırakıyorsun.

Sadece birazcık sevsinler istemiştin. Bu sevgi için kendinden feragat ettiğin hiçbir şeye değmedi. Kendinden uzaklaşmana. Kendin olamamana. ‘Onlar’ olmana. Senin adına karar vermelerine izin verdiğin her an. Onlar için yapmadığın her seçim.  Yalnız kalmaktan korktuğun için başını öne eğdiğin ve istemeden devam ettiğin, ‘eyvah!’ dediğin her an için, kendinden özür diler misin? Bir iade paketin var ve bunu kimlere iade edeceğini çok iyi biliyorsun. Onların haberi olmak zorunda bile değil, içsel olarak bunu başarabilirsin. Bu ‘Eyvah’ hissinden kendini özgürleştirebilirsin.

Şimdi bütün ‘EYVAH!’larını onlara iade etme zamanı. Artık sevseniz de, nefret etseniz de ben, kendime koşuyorum.  Kendimi yeni tanıyorum. Artık ne düşündüğünüz umurumda değil, beni nasıl gördüğünüz.

BEN. ARTIK. ÖZGÜRÜM.

Artık siz eyvah! deyin. ‘Artık bizim kontrolümüzde değil diye, artık bizim kalıplarımızda değil, artık algılarıyla oynayamıyoruz, bizden uzaklaşıyor’ diye.

Eyvahlarımızı size iade ediyoruz. Korkmuyoruz.